COVID-19 aşısına karşı şiddetli alerjik reaksiyonlar

XPyrion

Premium Üye
Premium Üye
Geliştirici
Yardımsever Üye
Emekli Üye
Editör
Mesaj
805
Çözümler
41
Beğeni
2.006
Puan
1.679
Ticaret Puanı
0

Bilim insanlarına göre Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısına karşı şiddetli alerjik reaksiyonlar son derece nadir​


Pfizer-BioNTech COVID-19 aşısını alan ortalama her yüz bin kişiden sadece biri şiddetli alerjik reaksiyonlar geçirdi.

ABD’li sağlık yetkilileri’nin geçtiğimiz Çarşamba günü yaptığı açıklamada, aşı ile bağışıklık kazanmanın faydalarının, aşının bilinen risklerinden büyük ölçüde daha ağır bastığı vurgulandı.

Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerinden gelen verilere göre, 14 Aralık’tan 23 Aralık’a kadar bildirilen 1.893.360 aşı’nın uygulanmasının ardından sadece 21 anafilaksi vakası belgelendi. Uygulanan her bir milyon dozda ortalama 11,1 anafilaksi vakası oluştuğu belirtildi.

Normalde grip aşısı, uygulanan her bir milyon doz başına yaklaşık 1,3 anafilaksi vakasına neden olur. Grip aşısı ile kıyaslanıldığında Pfizer aşısındaki anafilaksi oranı yaklaşık on kat daha fazla.

Aşının faydaları​

Daha iyi korunma için iki doz aşı gereklidir. İki doz tamamlandıktan sonra COVID-19’a karşı maksimum korumaya ulaşılması bir iki hafta daha sürebilir. Pfizer-BioNTech ve Moderna tarafından geliştirilen bu aşıyla uzun vadeli korunma konusunda şu anda bilgi bulunmamaktadır. İhtimali düşük olmakla birlikte, aşılandıktan sonra bile COVID-19 olabilirsiniz. Fiziksel mesafe, maske takma ve hastaysanız evde kalma gibi halk sağlığı önlemlerine devam edilmesi önemlidir. Sağlık çalışanları ve diğer personel, aşılandıktan sonra bile kişisel koruyucu donanım (KKD) giymeyi sürdürmelidir. (1)

Yan etkileri​

27 ile 60 yaş arasındaki (ortalama 40 yaşındaki) 21 vaka’nın ikisi hariç tümü epinefrin ile tedavi edildi. Epinefrin ile tedavi edilen 19 vaka (vakaların %90’ı) kadınlardan oluşmaktadır. Vakalarda görülen semptomlar ortalama 13 dakika içinde başlayıp, başlangıç süresi 2 ile 150 dakika arasında değişkenlik gösteriyor.

4 vaka (vakaların %19’u) 3 tanesi yoğun bakım olmak üzere hastaneye yatırıldı, geri kalan 17 vaka (vakaların %81’i) acil serviste tedavi edildi. Yapılan araştırma sürecinde vakaların biri hariç hepsi eve gönderilmiş ya da araştırma esnasında iyileşmiş ve ölen vaka bulunmuyor.

Vakalarda görülen anaflaksi semptomlarında; ciltte döküntü ve kızarıklık, boğazda tıkanıklık hissi, dil ve dudaklarda şişme, ürtiker, nefes almada güçlük, ses kısıklığı, mide bulantısı ve inatçı kuru öksürük saptandı.

Risk ve fayda analizi​

Robert-Koch Enstitüsü’ne bağlı Daimi Aşı Komisyonu üyesi Christian Bogdan’ın verdiği bilgilere göre aşı yaptırma kararı genel anlamıyla risk-fayda analizine dayanıyor. Alman haber ajansına değerlendirmede bulunan uzman, “Koronavirüse yakalandığı takdirde ölüm riski yüzde 20 olan yaşlı bir kişi aşı olduğu takdirde ciddi yan etkinin ortaya çıkması riski 50 binde 1 ise bu riski göze almak gerekir” dedi. Diğer yandan Bogdan, çocukların aşılanmasının ise gerekli olmadığı belirtiyor, zira çocukların Covid-19’dan dolayı ölüm olasılığı neredeyse sıfır.(2)

Ayrıca uzman hamile ve emziren kadınların da bu konudaki verilerin eksikliğinden ötürü aşı yaptırmaması gerektiğini belirtiyor. ABD Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) ise hamile ve emziren kadınların doktor tavsiyesi ile mRNA aşıları ile aşılanmasının sakıncası olmadığını belirtiyor. (3)

Devam eden araştırmalara baktığımızda;​

ABD şu ana kadar bir tanesi Pfizer diğeri Moderna tarafından üretilmiş iki aşının acil durumda kullanılmasına yetki verdi. Her iki aşı da son teknoloji mRNA (mesajci ribonükleik asit) teknolojisine dayanılarak üretilmiştir ve yetkililer her iki aşıya da aşıların içerdigi maddelere karşı bilinen alerjik reaksiyon öyküsü olan kişilerin aşıyı almaktan kaçınmasını tavsiye eden uyarı etiketleri eklediler.

Bunun yanında ilk doza karşı aşırı reaksiyon gösteren kişilerin de aynı şekilde ikinci dozu almamalarına karşı uyarıda bulunuldu.

Pfizer aşısından bir hafta sonra ABD tarafından kullanımına yetki verilen Moderna aşısının sebep oldugu anafilaksi sıklığı ile ilgili ya da iki aşı arasında çıkabilecek olası önemli farkları belirtecek yeterli bilgi henüz bulunmuyor. Reaksiyon oluşumundaki ön hipotezlerden biri, daha önce onaylanmış bir aşıda hiç kullanılmamış ancak laksatifler, şampuanlar ve diş macunları gibi günlük ürünlerde bulunan bileşik olan polietilen glikolün (PEG) varlığıdır.

Linkleri görebilmek için giriş yap veya kayıt ol.


Kaynakça
  1. Linkleri görebilmek için giriş yap veya kayıt ol.
  2. Linkleri görebilmek için giriş yap veya kayıt ol.
  3. Linkleri görebilmek için giriş yap veya kayıt ol.
 
Geri
Üst