- Mesaj
- 1.869
- Çözümler
- 6
- Beğeni
- 620
- Puan
- 1.999
- Ticaret Puanı
- 0
Divan Kurulu üyeleri tarafından, şike sürecinde pasif kaldığı gerekçesiyle eleştiri yağmuruna tutulan Başkan Ünal Aysal, Galatasaray tek başına Don Kişot olamaz. Bir güce karşı tek başınasınız. Sözün bittiği yerdeyiz sözleriyle kendini savundu.
Sarı-Kırmızılı kulübün Mayıs ayı Divan Kurulu toplantısı oldukça hararetli geçti. Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, üyeler tarafından ilk defa
bu kadar şiddetli bir şekilde eleştiri yağmuruna tutuldu. Tepkiler ise çoğunlukla, Başkanın şike ve teşvik sürecinde alınan kararlara karşı pasif kaldığı iddiasından kaynaklandı. Tüm bu eleştirileri yerinde dinleyen Aysal, sonunda kürsüye çıkarak tepkilere cevap verdi. İşte Başkanın sözleri:
Fenere çekilme taşı
Ülkemizde bugün yaşanan şike ortamında Galatasaray olarak son derece temkinli, ama bıktıracak kadar devamlı reaksiyon gösterdik. Pısırık davranmadık. Sesimizi kıstıysak hep böyle olacak diye bir şey yok. Galatasaraya yakışan, diğer kulüpler gibi ligden çekiliriz benzeri tutarsız formüller vermek değil, akılcı projeler üretmektir. Ben başkaları gibi tutarsız projelere imza atmam, atmayacağım da. Karşımızda çok daha organize, çok daha büyük ve maalesef her ortamdan desteklenen bir oluşum vardır. Bu oluşumun karşısında biz Don Kişot olamayız. Akılcı çözümler ve akılcı yöntemlerle bununla mücadele edebiliriz. Bunun dışında, daha oyuna ilk adımımızı attığımız andan itibaren kaybolmamız son derece doğaldır. Biz bu riski alamayız...
Ben de infial yaşıyorum
Taçlı baş akıllanır diye bir laf vardır. Siz bizim başımıza bir taç koydunuz. Bu bize bir mesuliyet aktarmaktadır. Ben bu mesuliyetlere
göre davranmak zorundayım. Bazı arkadaşlarımın lüksüne sahip değilim. Evimde olduğum vakit ben de bazen aynı şekilde infial içinde
oluyorum ama işimin başındayken akıllı, tedbirli olmak, sizlerin haklarını gece gündüz korumak zorundayım. Önümüzdeki günlerde bu konuda neler yaptığımızı ve yapacağımızı daha detaylı anlatma imkanı bulurum ama bugün için bunu söylemem stratejik olarak
mümkün değil.
Çaresizlik göstergesi
Ali Dürüstün Figüran olduk sözlerini de yorumlayan Aysal, şöyle devam etti: Talihsiz bir kelime. Ben kullanmadım, arkadaşlarım kullandı
ama arkadaşlarımın da arkasındayım. Büyük bir gücün karşısında tek başınasınız. 3 Temmuzdan beri buna tek başımıza dayandık. Karşılıklı itişmeden, kavgadan kuvvetlenen bir ekibe karşı kriz yönetiyorsunuz. Bazen çaresizliğe düştüğünüz oluyor. Çünkü etrafta büyük haksızlığı görüp, yenilmekten veya berabere kalmaktan bahsetmiyorum, daha geniş çapta bir haksızlık ortamında, adalete karşı güveninizin sarsıldığı bir ortamda, kim olursa olsun böyle bir infial içinde olur. Buradaki (figüran) kelimesi, işte bu çaresizliğin arkadaşlarım tarafından ifadesidir. Çarenin yollarını en akıllı yöntemlerle bulmak ve uygulamak zorundayız. Ama konuşmaya geldiği zaman bugün, konuşulmayacak, sözün bittiği yerdeyiz.
Sarı-Kırmızılı kulübün Mayıs ayı Divan Kurulu toplantısı oldukça hararetli geçti. Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, üyeler tarafından ilk defa
bu kadar şiddetli bir şekilde eleştiri yağmuruna tutuldu. Tepkiler ise çoğunlukla, Başkanın şike ve teşvik sürecinde alınan kararlara karşı pasif kaldığı iddiasından kaynaklandı. Tüm bu eleştirileri yerinde dinleyen Aysal, sonunda kürsüye çıkarak tepkilere cevap verdi. İşte Başkanın sözleri:
Fenere çekilme taşı
Ülkemizde bugün yaşanan şike ortamında Galatasaray olarak son derece temkinli, ama bıktıracak kadar devamlı reaksiyon gösterdik. Pısırık davranmadık. Sesimizi kıstıysak hep böyle olacak diye bir şey yok. Galatasaraya yakışan, diğer kulüpler gibi ligden çekiliriz benzeri tutarsız formüller vermek değil, akılcı projeler üretmektir. Ben başkaları gibi tutarsız projelere imza atmam, atmayacağım da. Karşımızda çok daha organize, çok daha büyük ve maalesef her ortamdan desteklenen bir oluşum vardır. Bu oluşumun karşısında biz Don Kişot olamayız. Akılcı çözümler ve akılcı yöntemlerle bununla mücadele edebiliriz. Bunun dışında, daha oyuna ilk adımımızı attığımız andan itibaren kaybolmamız son derece doğaldır. Biz bu riski alamayız...
Ben de infial yaşıyorum
Taçlı baş akıllanır diye bir laf vardır. Siz bizim başımıza bir taç koydunuz. Bu bize bir mesuliyet aktarmaktadır. Ben bu mesuliyetlere
göre davranmak zorundayım. Bazı arkadaşlarımın lüksüne sahip değilim. Evimde olduğum vakit ben de bazen aynı şekilde infial içinde
oluyorum ama işimin başındayken akıllı, tedbirli olmak, sizlerin haklarını gece gündüz korumak zorundayım. Önümüzdeki günlerde bu konuda neler yaptığımızı ve yapacağımızı daha detaylı anlatma imkanı bulurum ama bugün için bunu söylemem stratejik olarak
mümkün değil.
Çaresizlik göstergesi
Ali Dürüstün Figüran olduk sözlerini de yorumlayan Aysal, şöyle devam etti: Talihsiz bir kelime. Ben kullanmadım, arkadaşlarım kullandı
ama arkadaşlarımın da arkasındayım. Büyük bir gücün karşısında tek başınasınız. 3 Temmuzdan beri buna tek başımıza dayandık. Karşılıklı itişmeden, kavgadan kuvvetlenen bir ekibe karşı kriz yönetiyorsunuz. Bazen çaresizliğe düştüğünüz oluyor. Çünkü etrafta büyük haksızlığı görüp, yenilmekten veya berabere kalmaktan bahsetmiyorum, daha geniş çapta bir haksızlık ortamında, adalete karşı güveninizin sarsıldığı bir ortamda, kim olursa olsun böyle bir infial içinde olur. Buradaki (figüran) kelimesi, işte bu çaresizliğin arkadaşlarım tarafından ifadesidir. Çarenin yollarını en akıllı yöntemlerle bulmak ve uygulamak zorundayız. Ama konuşmaya geldiği zaman bugün, konuşulmayacak, sözün bittiği yerdeyiz.
