Papatya Hikayesi

Whistle

S İ N İ R L E N M E K
Site yetkilisi
Kurucu
Kurumsal Üye
Geliştirici
Yardımsever Üye
Mesaj
11.567
Çözümler
551
Beğeni
12.247
Puan
5.915
Ticaret Puanı
2
Günlerden bir gün küçük bir tırtıl doğmuş. Yeterince beslenmeye başlamış ve sonra da büyümüş. Kendine güvenli bir yer bulup kozasını örmüş. Uzunca bir sürenin ardından rengarenk kanatlı bir kelebek olup çıkmış. Uçabiliyor olmanın mutluluğuyla uçmaya başlamış. Dağlar tepeler aşmış. Ormanın her yerini dolaşmış. Rengarenk çiçeklerin olduğu bir vadiye gelmiş. Etrafına şaşkın şaşkın bakarken vadinin öbür ucunda bir papatya görmüş. İçinden ne muhteşem bir çiçek diye geçirmiş. Uçarak yanına varmış. Merhaba demiş papatyaya sizi uzaktan gördüm ve yanınıza gelmek istedim demiş. Nazlı papatya kelebeğe bakmış ve “merhaba ben de yalnızlıktan sıkılmıştım zaten” diyip konuşmaya başlamışlar. Kelebek hayat hikayesini, nereden geldiğini, hangi ormanları geçtiğini, tepeleritepeleri anlatmış. Papatya ona kendisinden bahsetmiş. Birbirlerinden gerçekten hoşlanmışlar ve kelebek zamanını papatya ile geçirmiş. Gece olunca beraber yıldızları ve ateş böceklerin danslarını seyretmişler. Gündüz olunca kelebek kanatlarıyla papatyayı güneşin yakıcı ışınlarından korumuş. Kelebek papatyayı çok sevdiği için bir türlü ayrılamamış. Papatyanın da onu sevip sevmediğini merak ediyormuş ama cesaret edip de papatyaya soramamış. Onu kırmaktan,incitmekten, kaybetmekten korkmuş. Papatya’da kelebeği çok sevmiş oda bir türlü söyleyememiş sevgisini. Papatya’da duygularının karşılığı olmayacağından bu yüzden kelebeği kaybedeceğinden korkmuş.

Sevgilerini paylaşmadan sürekli sohbet etmişler böylece saatler saatleri kovalamış günlerde geçip gitmiş. Kelebeğin artık zamanı kalmadığını, gücünün tükendiğini anlayınca papatyaya dönmüş ve üzgünüm ama senden ayrılmam gerekecek demiş. Papatya buna bir anlam verememiş neden demiş. Yoksa benim yanımda mutsuz musun? Kelebek ise hayır , sen benim hayatıma anlam kattın. Fakat biz kelebeklerin ömrü 3 gün ve bende ömrümü tamamladım. Şimdi kelebeklerin hiç ölmeyeceği bir yere gitmeliyim demiş. Papatya Bu duruma çok üzülmüş ama yapacak bir şeyde yokmuş. Kelebek artık hiç gücünün kalmadığını daha fazla susundamayacağını fark ettiğinde son bir hayretle papatyaya Seni seviyorum diyebilmiş ancak. Papatya donakalmış ve sadece bende diyebilmiş kelebeğin arkasından. Ardından gözyaşlarına boğulmuş. İçinden beni sevdiğini bilseydim. Keşke onu sevdiğimi söyleseydim diye geçirmiş. papatya sevdiğinin onu sevdiğini bilmeden geçirdiği günleri acısına dayanamamış. Önce yaprakları solmuş sonra sa dökülmeye başlamış. Her düşen yaprakta “seviyormuş” diye içinden geçirmiş.

İşte o günden beri bunu bilen aşıklar sevgililerine soramadıklarını hep papatyalara sormuş.
“Seviyor mu, sevmiyor mu?”
 
Geri
Üst